Bugün Nexus 10 emulasyonu için ekran çıktısı alırken oluşan sorun için çözüm ararken “Genymotion Android Emulator” a rastladım. Müthiş hızlı ve birtakım ektra özellikleri var. Denemeye değer:
http://www.genymotion.com/features/
Bugün Nexus 10 emulasyonu için ekran çıktısı alırken oluşan sorun için çözüm ararken “Genymotion Android Emulator” a rastladım. Müthiş hızlı ve birtakım ektra özellikleri var. Denemeye değer:
http://www.genymotion.com/features/
httpfile dosyasına kontrol etmek istediğiniz http linklerini girdikten sonra aşağıdaki komutu çalıştırmak yeterli.
#linklint @@httpfile
2 senedir kendi zeytinliğimizden aldığımız hasattan sıktırdığımız zeytinyağını kullanıyoruz. Fakat yakınımızda soğuk sıkma yaptırabileceğimiz bir zeytinyağı fabrikası bulamadım. Sonra acaba basit bir çözüm olabilir mi diye araştırırken http://alternatifyasam.blogspot.com/2009/10/ahsap-zeytinyag-makinas-ii.html yazısına rastladım. Daha sonra bu sistemin geliştirilmiş yapımlarını falan da bulup inceledim. Temel mevzu çok yüksek bir basınçla meyve zeytin vs sıkmak. Ben de araştırmalarımdan sonra bu sistemin daha basitini deneme amaçlı yapmaya karar verdim. Şimdi basitleştirilmiş bu pres, mengene, ahşap meyve sıkacağı; adı her neyse uğraşımı paylaşıyorum:
Bu basitleştirilmiş ahşap meyve sıkacağı(adına ne dersneiz deyin) iyi bir sistemle verimli bir şekilde çalışabilir ki zaten internette örnekleri fazlasıyla var. Malzemeleri balkona yığdıktan sonra bu sistemi yapmak ve meyveleri sıkmaya çalışmak 2 3 saatimi aldı. Merak ettiğim bir sistemin eskizini de gerçekleyerek öğrenmiş oldum.
Bugün Güzide’yle beraber Güzelçamlı (Söke, Kuşadası arası) semt pazarına inerek kış için alışveriş yaptık. Geçen sene kuruttuğum domatesleri, kendi zeytinliğimizin zeytinyağı ile kızartarak kısa sürede tüketmiştim. Artık kışın kahvaltılarda lezzetsiz kış(sera) domatesleri tüketmek yerine kurutulmuş domatesleri bu şekilde tüketmeyi tercih ediyoruz. Semt pazarından aldığımız bir kasa domatesin ezik veya biraz daha kötü olanlarını kaynatıp salça veya sos yapmak için ayırdık. Diğerlerini de şerit şeklinde kesip kurutmak için kullandık. Fotoğrafta görülen soğuk kahvenin kış hazırlıkları ile hiçbir alakası olmayıp tamamiyle keyif amaçlıdır 🙂
Bu sene bahçemize ilk defa reyhan ektik. Bahçesi olup ekenler için kesinlikle öneririm. Her kahvaltıda salatada harika gidiyor. Nefis bir kokusu/aroması var. Yaklaşık bir hafta kadar önce bir miktar nane ve reyhan toplayıp kuruttuk. Fotoğrafta öndekiler nane arkadakiler reyhan.
Bunlarda kurumuş reyhanlar:
Geçen hafta yine Güzelçamlı semt/köy pazarından aldığımız biberleri güneşte kurutuyoruz:
Şerit halinde kestiğimiz biberleri kuruması için güneşe serdik:
Yine geçen hafta alıp kuruttuğumuz kırmızı biberler:
Domatesleri kaynatıp kabuklarını soyduktan sonra blenderdan çektik:
Domatesleri çekerken blenderı uzun kullanmış olmalıyım ki hafif bir patlama sesiyle durdu. Sonra farkettim ki sigortalar atmış. Hayırlı olsun! En yakın servis Aydın’daymış. İstanbul’u bekleyecek artık…
Bunları da muhtemelen güneşte kurutacaz…
Virtualmin ile server taşıma işine girişince .htaccess dosyası içindeki “FollowSymLinks” leri “SymLinksIfOwnerMatch” ile değiştirmem gerektiğini anladım. Aşağıdaki tek komut ile /home altındaki tüm .htaccess dosyaları içinde ilgili değişikliği yapabilirsiniz:
# find /home -name ".htaccess" -type f -exec sed -i 's/FollowSymLinks/SymLinksIfOwnerMatch/g' {} ";"
Zeytinliğimiz için toprak çuval (earthbag) kulübe yapmayı düşünürken Buğday Derneği maillerinden birinde 13-20 Temmuz 2013 tarihlerinde gerçekleştirilecek “Dönüşüm & Doğal Mimari Atölyesi” ilanını gördüm. Hemen kayıt olup Merve ile yazışarak gerekli bilgileri edindim. 13 Temmuz Cumartesi Güzelçamlı’dan yola çıkarak atölyenin yapıldığı Bayramiç Yeniköy’e vardım. Yol üstünde Çan’daki arkadaşım Ahmet’e uğradım, sohbet ettik. Ayrıca Balıkesir-Edremit yolundan sapıp Balya üzerinden geldiğim Kaz Dağları içinden geçen rotanın harika olduğunu da not düşmeliyim. Geldiğimde akşam saatleri idi ve daha önceden başlanmış bir oyunun sonuna yetiştim. Çadırımı kurup insanlarla tanışmaya başladım. Gözlemlerime göre insanların büyük kısmı daha önceden bir şekilde birbirleriyle tanışıklığı olan insanlardı ama süreç içerisinde herkes bir samimiyet geliştirmeye başladı. İnsanların çoğu ortak bir lisanda! konuşuyorlardı. Hem fotoğraf çekip hem de çalışmak zor. Çünkü çalışmanın büyük bölümünde eller, ayaklar oldukça kirli bir hale geliyor. Atölye’nin dönüşüm kısmıyla ilgili oyunlara dair bir fotoğrafım yok. Atölyenin olduğu bir haftalık süreçte toprak, su, hava ve ateş elementlerine dair topluluk oyunları oynandı. Kişisel tercihim hava oyunu oldu :). Ayrıca aralarda Deprem, Yerel Mimari, Doğal Yapı Nedir, Permakültür vb seminerler verildi. Gerek öğrendiklerim, gerek tanıdıklarım açısından son derece verimli ve keyifli bir atölyeydi.
Atölye’deki çalışma alanımız:
Ahşap karkaslar üzerinde çalışma yapıldı.
İlk çalışma saman balyaları ile yapıldı:
Temeli de taş-sıva ile yapan ustamız gerekli yerlerde ahşap kalıplarla destek verdi:
İlk saman balyaları önceden hazırlanmış kalıpların arasına yerleştirildikten sonra:
Kerpiç tuğla hazırlama:
Bir öğle arası:
Atölye sırasında yapılan seminenerlerden biri:
Çalışma alanı:
Fırında demlenen ekmekler:
Şerbetli saman( Slip-Straw / Light Clay) hazırlama:
Şerbetli saman daha sonra duvar için hazırlanmış kalıba dökülerek sıkıştırılıyor:
Saman balyası duvarları ilerliyor:
Çalışma ortamımızın içindeki tasarım harikası motor:
Sıva hazırladığımız havuzlardan biri. Sıvayı hazırladığımız toprağı çalışma alanımıza yakın bir alandan kazmalarla çıkartıp, küreklerle römorka koyarak çalışma alanına getirdik. Hemen her hazırlık el ayak yapımı 🙂
Samanlar:
Sosis duvarda ağır işçilikleriyle ünlü Efe ve patronumuz Cengiz (purolarıyla en patron görünenimiz Cengiz):
Sosis duvar:
Sıvanın tutması için ahşap üzerine keserle vurularak girinti çıkıntı oluşturuldu.
Ayrıca mesh denilen baklava şeklinde tellerle ahşapların üstü kapatıldı ki sıvayı daha güzel tutabilsin:
Sıva hazırlama ritüelleri:
Viktor’un (Buğday Derneğinin kurucusu) anısına asma yapraklarında helva dağıtıldı:
Viktor’un ambarındaki yerel tohum örnekleri:
Bu tarladan başak topladık. Hafta içinde gruplara ayrılıp bu arsa üzerinde 3 doğal ev tasarımı yapmamız söylendi:
Gün batımında günebakanlar:
Bir öğle arasında kınalı dövme yapımı:
Saman balyası duvarımızı yiyen çapulcuları suç üstü yakaladım. Sabaha yumurtalarını vererek, verdiği zararları karşıladılar:
Kuzeye bakan saman balyası banyo duvarları arasına konulmuş pencere kalıbı:
İkinci kat sıvası çekilmiş saman balyası duvarı. Bu sıvanın içine ekstradan kireç katıldı:
Bu alan camla kaplanarak, sıvalar ve boya bittikten sonra içerisinin gözükmesi sağlanacakmış. Bence çok iyi bir uygulama. Hatta bence her odaya yapılması lazım. Belki sıva katmanlarını göstermek için de benzer alanlar açılabilir…
Akşam saatlerinde bahçe avlusu:
Burda alt tabakada kob duvar örneğini denedik. Üzerine de kerpiç tuğla ördük.
Şık Şıkı (Wattle and Daub):
Bayramiç Yeniköy Doğal Mimari Atölyesi:
Çalışma alanında toplu fotoğraf çekimi:
Çalışma Alanından Videolar:
DÖNÜŞÜM & EKOLOJİK MİMARİ ATÖLYESİ 2013 – 1:
DÖNÜŞÜM & EKOLOJİK MİMARİ ATÖLYESİ 2013 – 2:
DÖNÜŞÜM & EKOLOJİK MİMARİ ATÖLYESİ 2013 – 3:
Benim için oldukça anlamlı ve verimli geçen bu atölye çalışmasındaki herkese teşekkür ederim.
Crop the input video to out_w:out_h:x:y.
#avconv -i ornek.mp4 -vf “crop=in_w-995:in_h-101:314:68” cropped.mp4
Bu haftasonu ve Pazartesi günü 6 arkadaş zeytinliğimizin hemen karşısında bulunan zeytinliğe, demonte ahşap ev kurulumuna gittik. Drenajlı su basmanları yapılmış, tuvaletin su basmanının altına foseptik güzelce açılmıştı.
Biz Bademli’ye vardığımızda öğlendi fakat ahşap evin akşam geç saatlerde geleceğini öğrenince briketlerle tuvaleti yapmaya giriştik.
Elimizdeki briketleri bitirinceye kadar çalıştıktan sonra nakliyeyi bekledik ama nakliye hava karardıktan sonra geldi. Arabalarımızla ışıklandırma yaparak ahşap evin parçalarını indirdik. Pazar sabahı ilk işimiz aynı parçaları gruplandırarak montaj kitapçığındaki kodlarla beraber etiketlemek oldu.
Zemin çıtalarını çakıp gönyeledikten sonra montaj kitapçığına bakarak evi monte etmeye başladık. Tabii ki bütün parçalar muntazam ve hasarsız değildi ama uğraşarak evin kaba montajını bitirdik. Daha sonra da çatıya ziftli kağıt ve üstüne ondulin döşedik.
Kapı ve pencerelerin de montajını yaptıktan sonra bayanlar eve şeffaf ahşap koruyucu sürdüler.
Evin manzarası:
En son kapıya kilit vurup İstanbul’a döndük.
Konunun çok uzmanı değilim ama bende aşağıdaki satırı yazınca çözüldü:
# sudo apt-get install –reinstall bcmwl-kernel-source
ffmpeg -i out.ogv -f mp4 out.mp4