Bu sene hasata 3 Kasım 2020 Salı günü başladık. Hemen her sene 1 günde biten hasat(3 5 ağaç kalır onları da ertesi gün ben silkerdim) bu sene 2 tam gün sürdü. Bereket versin…
Kategori arşivi: Kişisel
2019 Zeytin Hasadı
Bu sene zeytini erken hasat yapmaya karar verdik. 20 Ekim 2019 tarihinde hasadımıza başladık. Zeytin silkim motoru sesleri yeni yeni gelmeye başlamıştı. Her sene olduğu gibi bu sene de Recep, eşi Serpil ve yanında yine akrabaları olan Serdar ile hasada başladık.
Zeytinliğe Depo Yapımı
Zeytinlikte kullandığımız ve bulundurulması gereken eşyalar, alet-edevat çoğalınca mevcut ufak depomuz yetmez olmaya başladı ve arsada sağda solda dağınık bir vaziyette duruyordu. Biz de depo yapmaya karar verdik. İç duvarları osb yapacağım için osb boyutlarına uygun olması açısından depoyu 244x244cm yapmaya karar verdim. Arsa eğimli olduğu için ilk önce Güzide ile beraber depo ayaklarını yaptık. Sonra da ayaklar arasında tabanın üzerinde duracağı 5×10 ları dikey bir vaziyette çaktım.
Deponun üzerinde duracağı ayaklar.
Duvarı tuturacağım ahşap iskeletlerin 3 tanesini yapıp çaktık. Sonuncusu üzerinde çalışıyorum.
Duvarların ahşap iskeletleri bitince OSB leri çakmaya başladık.
Tuncay depo yapımında el veriyor: Teşekkürler.
OSB leri çaltıktan sonra çatıyı yapıp kumlu membran ile kapladım.
Kumlu membranı pürmüzlerken Nurgaz’ın kartuşlu ufak bir aletini kullandım. Alan ufak olduğu için bir kartuş bütün alanıma yetti ve kullanması çok kolay oldu.
Ay çıktı.
OSB lere her ne kadar vernikli ahşap koruyucu sürsek te yağmur altında dayanıklı olmayacağını düşündüğüm için üzerine ince bindirme ahşap yapmaya karar verdim. Bunun için ve daha sonra birçok işte de kullanabileceğimi düşünerek tezgah testere satın aldım. Hemen kurup denemem lazım…
Tuncay’la beraber yaptığımız kalıpta bindirme yapacağımız ahşapları ince ince keserken…
Sıra geldi vernikli ahşap koruyucu ile boyanıp kuruyan ahşapları çakmaya.
Sarkan kumlu membranları yan duvara çakıyorum.
Sonunda bitti:
Öncesinde yaptığım derin, uzun, geniş dolapla beraber deponun içinden kesit.
Son hali:
Az veya çok yardım eden herkese teşekkürler.
Yeşil Çizik Zeytin Yapımı
Yeşil zeytinler toplandıktan sonra mümkünse jiletle çizilir. Çiziğin ince olması daha iyi. Sonra suyuna tuz ve limon tuzu atılır ve kabın ağzı kapatılır. 3 – 5 ay sonra açılıp yenilebilir.
Kırık Zeytin Yapımı
Mecbure Anne’den aldığım tarife göre oldukça basit:
Topladığımız yeşil zeytinleri taş çekiç vs bir aletle kırdıktan sonra temiz bir su içinde 3 gün bekletecez. Daha sonra 3 kere her gün suyunu değiştirecez. 10. gün gibi zeytinler hazır. Yiyeceğimizi içinden alıp tuzlayıp yiyebiliriz. Daha uzun süre saklamak istersek son suyuna tuz ve keyfimize göre limon tuzu atıp uzun süre bozulmadan saklayabiliriz.
Afiyet şeker olsun.
Zeytinliğe Pergola Yapımı
Bu senenin büyük projesi karavanın üstüne de içine alacak büyük bir pergola yapma işine girişmek oldu. Geçici olarak yaptığımız gölgeliklerden yeterli verimi alamayıp yağmurda da karavan içi hariç kaçacak yerimiz olmayınca pergola işine giriştik.
Güzide’nin uzun tatiline denk gelen bu işte ayrıca komşularımızdan Tuncay Batu’nun yoğun bir el/emek vermesiyle işi tamamlayabildik. Yan komşumuz Saim Barut’da ne zaman yardım istesek yanımızdaydı. Teşekkür ederiz.
İlk olarak okumalar, araştırmalar, tartışmalar, incelemeler, ölçümler yapıldı.
Malzemelerimizin tamamını kendi arabamla çektim. Bunlara 4 metrelik kalaslar ve tavanda taşıdığım osb ler de dahil.
İlk olarak pergola ayaklarını yaptık. Pergola ayaklarını betona oturtmak epey bir zahmetli oldu. Daha sonradan öğrendiğimiz bir yöntemle bu işin de bir pratik yolu varmış ve bir kısmını bu pratik yöntemle yaptık. Her işte tecrübe önemli…
Dikmelerin kenerlarını yuvarlamak için freze yaptım. Aslında ondan önce fotoğrafta gözüken eşek te denilen çalışma platformlarını yapmak zorunda kaldım ki bunu ilk başta yapmam çok isabetli oldu.
Biraz çalışmaya başladıktan sonra gördük ki Temmuz ayı sıcak ayı. Hemen çalışma platformuna zeytinlere bağladığımız bir gögelik yaptık.
Duvar tarafındaki dikmeler de duvara pergola ayakları ile sabitlendi. Böylece dikmelerin pergola ayakları hariç herhangi bir yüzeyinin yere veya duvara yüzeysel teması önlenmiş oldu.
Tabii dikmeler veya mertekler yerlerine konulmadan önce vernikli ahşap koruyucusu ile boyanıyor.
Çalışma arasında tuzladığım kolyozları güneşta kurutmaya başladım. Konumuzla direk alakası yok 🙂
Merteklerin dikmeler arasındaki taşıyılara gireceği yuvaları freze ile açıyorum.
Sıra dikmeler arasındaki taşıyıcı kirişlerin montajında.
Arkada ortada ve önde 9 taşıyıcı olacak. Arkada ve ortadaki dikmeler için yerde beton vardı. Ön dikmeler için beton ayaklar atıp ona pergola ayağı ile tutturmaya karar verdim. Tabii ilk iş beton atılacak ayakların çukurunu kazmak. Daha önceden aldığım küskü iş başında.
Biraz da Tuncay çalışsın 🙂
Açılan çukurlara atılmak üzere beton karma işlemi.
Beton ameleleri.
Kalıplara beton dökme zamanı. Ama eğlenceli olsun 😉
Tiz mertekler çakıla!
– Tuncay vidala bakalım.
– Sonra da bana uzat, ben de ortayı vidalayım.
İlk sıranın iskeleti bitti gibi.
Ön dikmelere geçebiliriz ama yüksekliği(dolayısı ile de eğimi) nasıl ayarlayacaz? Hortum terazisi 😉
Ön dikmeler de tamamdır.
Yavaş yavaş ilerliyoruz.
Çakma Akropolis hazır:
Sonra tepeye osb leri attık.
Ucuna da olukların montajı yapıldı.
Zaman zaman aşağıdan destekler atmak durumunda kaldım.
Uzun düşünceler, tartışmalar, araştırmalar sonunda kumlu membranda karar kaldım. Sıra pürmüz / şaloma işinde.
Tuncay’ın asistiyle şalomaya devam.
Temmuz olduğu için bütün gün çalışamadık. Bazen tam güne yakın, bazen akşam güneş batınca, bazen de sabah ve akşam çalıştık. Malzeme çekmesi, boyaması, öğrenmesi, okuması, tartışması, izlemesi, yardımı, sıcağı, vidalaması vs 1 ay kadar sürdü pergola yapımı. Yorucu ama ondan daha fazla zevkli bir çalışma süreciydi. Yol boyunca epey şey öğrendim. Herkese teşekkürler.
Tavuk Kümesi Yapımı
Bu hafta tavuklar için kümes yaptık. İlk olarak Internetten olası kümes projelerini inceleyip kendimizce bir mimaride karar kıldık.
Önce iskeleti hazırladık.
Sonra zemin.
Bulunduğumuz yer ahşap temini için uzak olduğu için elimizdeki malzemelerle devam etme kararı aldık. Fakat ahşaplarımız genel olarak kalın ve ağır olduğu için kümes yapımına kümes olarak düşündüğümüz yerde devam ettik.
Folluk ve tünekler hazır. Güzide malzeme taşıyor.
Folluk(yumurta yaptığı yer) ve tüneklere (Üzerinde uyuduğu yer) yakından bakış:
Güzi’nin tünme denemesi 🙂
Kümes yapımında o sırada bize misafir gelmiş Eylem’de vardı. O da bir ara kümeste yardım etti fakat bahçede de yapılacak epey iş olduğu için daha sonra biz kümes üzerinde çalışırken o bahçeyi epey bir halledi. Çatı malzemeleri alana kadar kümes ve folluğun üstünü geçici olarak kapatttık.
Çatı tamam: Kumlu membran…
Çitlerde ve kapısı da halloldu. Fakat üstünü kapatmadan tavuklar kolayca firar ediyordu.
İlk olarak elimdeki kalan kümes teli ve ve zeytin yaygısı ile üstünü kapatmayı denedim ama üstünü kapatmaya yetmedi. Sonra Limandan balıkçıların atmış olduğu ağlardan alıp üzerini örtecek kadarını kesip yukarıya montajını yaptım.
Son hali.
Yarı Mobil Ahşap ve Su Borusundan Sera Yapımı
Zeytinlikte tohumları çimlendirirken çektiğim zorluklardan dolayı İnternet’te araştırdığım doküman ve sitelerden sonra (yarı) taşınabilir hafif ve kolay bir sera yapmaya karar verdim. Bunun için nihai olarak ahşap zemin hafif pvc su borusu kullanmak benim çözümüm için daha doğru malzemeler olarak gözüktü. İlk olarak uzunluğu 2 metre genişliği 1.60 metre 5x5cm ahşapları köşelerinden 45 derece açıyla kesip vidalayarak zemini yaptım.
Elimdeki kalmış olan demirleri metal uçlu taşlama makinası ile 75 80 cm kesip, yarısından biraz fazlasını ahşap zeminin iki ucundan ve ortasından toprağa çaktım. Sonra sırasıyla yarım parmak su borularını toprağa sabitlediğim demirlerden geçirdim.
Sonra üst ortadan plastik kelepçe ile bir destek borusu sabitledim.
Daha sonra naylonu gerdirip yarım parmak kelepçe/kroşe ile çeşitli yerlerinden tutturdum.
Ve fide haline getirmeye çalıştığım tohumları yeni yerlerine aldım.
2015 Zeytin Hasadı
Bu sene ilkbaharda zeytinin çiçeklenme zamanı yakın bölgelere don vurduğu için hasadın zayıf olduğunu duyuyordum. Bizim bulunduğumuz bölgeyi ise don vurmadı ve zeytin çok bereketliydi. 17 Kasım 2015 Salı günü zeytin hasadı için geldim fakat işçi bulmak oldukça zordu. Geldiğimden birkaç gün sonra komşum Saim Abi’mizin yarım çuvallık zeytinini verip yerine yağ alması için Gülpınar’daki Cantürkler zeytinyağı fabrikasına girdiğimizde daha önceden tanıştığım Recep’i gördüm. Onlar da kendi yerlerinin hasadını bitirmiş zeytinlerini fabrikaya veriyorlardı. Ertesi günü bana hasada gelmesi için biraz zor da olsa ikna ettim… 21 Kasım 2015’te sabah 7:00 gibi Recep, eşi, annesi ve ablasını Çamkalabak köyünden alıp hasat için zeytinliği geldik ve işe giriştik.
Birkaç ağacın hasadı bittikten sonra zeytin silkme motorunun titreşimi taşıyan mili bozuldu ve Gülpınar’a gidip mil, yağlı benzin vs almak zorunda kaldım. Burada salamura, sele yapılacak iri zeytine hurma diyorlar. Bir hafta önce pazardan aldığım büyük sepete hurmalık zeytin ayırdılar.
Zeytin silkim motoru olduğu için işler epey bir hızlanmıştı. Cumartesi gecesi eşim Güzide geldi. 5, 6 seneden beri ilk sefer hasatta burada olabiliyor. Ertesi sabah çuvallara toplanan zeytinlerin ağızlarını dikme işini ona yükledik.
Bu sene komşumuz Saim Abi ile beraber delice hasadı yapıp sadece delice sıktırmak istiyorduk. Elle deliceleri toplamaya başladık.
Diğer yandan hasat devam ediyordu.
Bir ara önceden davet ettiğimiz komşularımız Etem ile Aslı geldi ve Toprak’ın denetiminde ilk hasatlarını yaptılar.
Toprak ve Yaren zeytinlere bekçilik yaptı.
Epey bir zeytin toplandı.
Sonra Fatma Abla ile beraber daha önceden ayırdığımız hurma zeytinlerinden salamura ve sele zeytinimizi yaptık.
3. gün 1, 2 saatlik işten sonra bizim zeytinliğin hasadı bitti. Daha sonra komşumun hasadına başladılar. Biz de sağolsun Saim Abi ve kendi arabama zeytin çuvallarını yükleyip Küçükkuyu Tariş’e doğru yola çıktık.
Tariş’te zeytinleri 350 kilo kadar zeytin alan bu kasalara döküyorlar:
Biz 3 kasa üst, 1 kasa dip, 1 kasa da delice için kullandık.
Sadece delice sıkımı için zeytin az olduğundan ikna etmek için epey bir çabaladık ama ikna etmeyi başardık. 3, 4 saat sonra yağlarımızı aldık.
Akşamına tüm ekip ve yağlarımızla (çekimi yapan abla gözükmüyor tabii) bir anı fotoğrafı çektirdik.
Ve tabii kutlama yemeği.
2015’in zeytin hasadı da böylece bitmiş oldu.
Emme Basma Tulumba ile Çeşme Yapımı
Geçen sene Karaköy Perşembe Pazarından aldığım emme basma tulumbayı bu sene kuyunun yanına monte etmeye karar verdim. Kafamda eskizini oluşturduktan sonra ilk iş olarak tulumbayı monte edeceğim kütüğü alıp hazırlattım. Altından hortum bağlantısı yapacağım için ortasından hortumun geçebileceği kadar oydurttum. Kütük sedir ağacıymış…
Sonra yaklaşık 50 cm toprağı kazıp biraz taş ve üzerine az beton dökerek, terazisine de bakarak kütüğü sabitledim.
Lavabo için Assos bölgesinde bulunan biraz daha yumuşak olup beyaza daha yakın bir taş tercih ettim. Geçen sene yaptırdığım duvardan kalma taşlar arasından uygun olarak gözüme kestirdiğim birini oymaya başladım.
Eğer sert taşla veya kuru olarak bu işlemi yaparsanız taş çatlayabilir. Onun için önce ıslatıp, kenarlarını taşlama ile açıp murçlarla yavaş yavaş içini oyarak lavaboyu hazırladım. En son yine ıslayıp yavaş yavaş matkap ile alt ortasından ufak bir delik açtım.
Sistem hazır. Bu arada ilk su basarken üzerine su koyuyorsunuz. Kuyuya inen hortumun ağzında klepe denen bir alet oluyor ve bu alet suyu hortuma çektikten sonra aşağı akmasını önlüyor. Bu arada tulumbanın aşağısında iğne deliği kadar bir açıklık olduğu için ilk montajımda su kaçırıyordu. Silikon ile kapatıp bir gün bekledikten sonra tamir oldu.
Asso taşından oyduğum lavabo 🙂
Tam boy son hali.
Bir çoğunuz dikkat edecektir. Emme basma tulumbayı yaptık ama kuyunun (künk, burda büz deniyor) kendisi kötü gözüküyor. Zamanı gelince ona da el atmam lazım… 🙂